EKONOMİ

AKP ve MHP’den KARŞILIKLI İDDİALAR

İnebolu Belediye Başkanlık yarışında AK Parti ve MHP arasında başlayan karşılıklı söz düellosu demeçlerle sürüyor.

Geçtiğimiz günlerde MHP İnebolu İlçe Başkanlığı'nın düzenlediği genişletilmiş istişare toplantısının ardından gelen karşılıklı demeçler dün de devam etti. AK Parti İnebolu İlçe Başkanlığı'nın sitesinden seslenen Belediye Başkan Adayı Mustafa Huner Özay'a, MHP İnebolu İlçe Başkanı Mustafa Ateş, yine MHP İnebolu İlçe Başkanlığı'nın sitesinden cevap verdi.

ÖZAY: "GÜNAYDIN SAYIN ATEŞ"

AK Parti İnebolu Belediye Başkan Adayı Mustafa Huner Özay, internet sitesinden şu açıklamayı yaptı: "Mustafa ATEŞ demiş ki ;   Engin Uzuner’in Mustafa Huner Özay’ın yaşı kadar siyasi tecrübesi vardır. Uzuner ilçemizde parti yöneticiliği, ilçe başkanlığı, belediye meclis üyeliği, il genel meclis üyeliği, il daimi encümen üyeliği, il özel idaresinde değişik komisyonlarda görev almış ve görev aldığı sürelerde bölgesine bir çok hizmet getirmiştir. Ayrıca sn. Uzuner bir çok sivil toplum örgütlerinde yöneticilik ve başkanlık yapmış, dolayısı ile sorunları tam olarak bildiği gibi çözüm yollarını da, nereden ve nasıl hareket edileceğini de çok iyi bilmektedir.

Evet Ateş bey… adama sorarlar;  ŞİMDİ Mİ ÖĞRENDİN..? GÜNAYDIN… Sokak sokak gezipte hiç çıkmadığın belediyeyi yönettiğiniz Palmiye lokantasının duvarları sanırım senin sözlerine şahitlik yapar. ‘’ADAY GÖSTERMEMİZ KESİNLİKLE SÖZ KONUSU DAHİ OLAMAZ’’ deyipte yerine başkasını adayımız diye açıklamak zorunda kaldığını bir açıkla da…yoksa yerine başkasını aday gösterdiğin adayınız ENGİN UZUNER başka bir Engin Uzuner mi idi? Biz Birkaç karakterli Engin Uzuner tanıyoruz ama 2 Uzuner olduğunu bilmiyoruz.

 İnebolu’nun geleceği ile oynayanlardan biri olduğu için mi karşı çıktın adaylığına…Yoksa Peşinde olduğun için mi yere göğe sığdıramıyorsun? 

 Sen… Sn. Başkan Ateş. Adaylığına kesinlikle karşı çıktığın adayın Engin Uzuner ile Şimdi yere göğe sığdıramadığın Engin Uzuner arasında ki fark-farkları anlatır mısın seçmenlerine…

 İstemediğin ve inanmadığın birinin peşinde koşmak ne zor olsa gerek… Alışkınsındır sen bu durumlara çünkü seninde söylediğin gibi 40 yıldır siyaset yapanların yetiştirdiklerindensin…

 Bir de ekibinizdekilere ne oldu? Sorusu var… Gerçekten Sn. Ateş daha önceki ekibinize ne oldu? Biz değil siz kendiniz çamur atmadınız mı kendi ekibinize… En basitinden MENFAATÇİ BUNLAR diyerek halkın önüne atmadınız mı? Yoksa Engin Uzuner’i yeniden aday göstermenize Bu istemediğiniz eskiler mi söz konusu oldu? Ya da ağaç sökenlerle dikenler mi?

 Bu arada İdris Güleç çok mu rüyana girdi Sn. Ateş? Yoksa sende mi desteklemiştin Geçmiş yıllarda Sn.  İdris Güleç’i…? Senin bu soruları cevaplayamayacağını biliyoruz. Ancak şunu bilmelisin ki bizler bu soruların cevaplarını biliyoruz. Sen de şunu bilmelisin artık Sn. Ateş Adalet ve Kalkınma Partisi İnebolu Belediye Başkan Adayı MUSTAFA HUNER ÖZAY ’dır.Artık bu ismi ezberle istersen…"

ATEŞ: "ŞİMDİDEN GEÇMİŞ OLSUN"

Özay'ın açıklamalarına MHP İnebolu İlçe Başkanı Mustafa Ateş ise sitesinden şöyle cevap verdi: "Belediye Başkanı seçilebilmek için yanında eski belediye başkanlarını gezdirmek zorunda kalan Mustafa Huner Özay, partim ve şahsımla ilgili açıklamalar yapmıştır.

Belli ki seçim sürecinin nihayetinde bir ilçe başkanının kendisini muhatap alıp cevap vermesinden heyecanlanan ve çok mutlu olan Özay, partimizin yarım saatte hallettiği adaylık sürecinden dem vururken, kendi adaylık sürecinin nasıl geliştiğini belli ki hatırlamak istemiyor.

İlçede 4 aday üzerinden anket çalışmalarının yapıldığı gün İnebolu’daki esnaflara, İstanbul’dan “Bu işler İsa’nın Mustafaların falan yapabileceği işler değil.” telefonları açılıyordu. Zaten bugün bile o anket çalışmasının sonuçlarını açıklamaya cesaret edemezsiniz.

Bu anket çalışması sonrası, İstanbul lobisi sabah kahvaltılarında ilçe başkanınızdan aday olmamasını, ilçe başkanınız da İstanbul lobisinden eski belediye başkanının aday olarak dayatılmamasını isteyince, bu sefer temayül yoklaması ortaya çıktı.

Adaylığın asıl kimin hakkı olduğu yönetimde ağır ağır konuşulmaya başlanınca telaşlandığını herkes biliyor da, yönetim içinde sana destek olmaları için hangi yönetim kurulu üyelerine ne taahhütler verildiğini ve ne ödemeler yapıldığını henüz herkes bilmiyor.

Temayül yoklaması öncesi oy kullanacak olanlar üzerinde ne çalışmaların yapıldığı, neler verildiği ve neler taahhüt edildiği ise herkesin dilinde. Zaten İstanbul lobisinin seni seçmesinin altında da aynı sebep yatıyor. Kaybedileceği belli olan bir seçime finansör bir aday bulmak. Sen paranın adayısın, paran var diye adaysın. Yoksa partinin ve vefanın adayının hangi Mustafa olması gerektiğini, belediye başkan adaylığını aslında hangi Mustafa’nın hak ettiğini kendi milletvekiliniz zaten söylüyor.

Gelelim Engin Uzuner’in aday gösterilme sürecine. Biz 2009 yılında adaylık için Engin Uzuner’i zor ikna etmiştik. Biz aday göstermeye kararlıydık da Engin Uzuner hevesli değildi. Herkesi kendiniz gibi sandığınız için, “Kendini zorla aday göstertti.” dediğiniz Engin Uzuner, bu seçimler öncesi de aday olmaya hevesli değildi, hatta helallik bile istemişti,  Ama ilçesi için çalışmaya devam etmeliydi, ilçenin çehresini değiştirmişti ve vizyon sahibiydi. Biz bu sefer de kendisini zorla aday göstermeyi başardık. İşte o süreçteki siyasetimizi anlamanı beklemiyoruz, çünkü siyasette yenisin ve kalıcı da değilsin.

Mustafa Huner Özay’dan bahsedip İdris Güleç’i anmamak mümkün değil. Zamanında İdris Güleç’i destekleyip desteklemediğimin derdine düşen Mustafa Huner Özay, sana söylüyorum, etrafında, Engin Uzuner belediye meclisi üyeliğine, il genel meclisi üyeliğine ya da belediye başkanlığına adayken, Engin Uzuner’e ömründe bir kere bile oy vermemiş bir tek kişi var mı? Olsa olsa 18 yaşını yeni dolduranlar çıkar. Alacağın cevaptan korkmazsan belediye meclisi adaylarından, il genel meclisi adaylarından sormaya başla.  

Bize Palmiye Duvarı edebiyatı yapacağına, kendinin, yakınlarının ve bugün yakınında bulunanların o meşhur Anıtkabir sürecinde Akp’ye ne laflar ne sözler ettiklerini ve şimdi aynı kişilerle yan yana erzak dağıtıyor olduklarını, bu olayın kahramanı ile İstanbul’dan destek isteme ziyaretlerine kol kola gittiğinizi hatırla da, ben nerelere düştüm diye bir düşün.

Yaşadığın en büyük hayal kırıklığının, Ülkücü ve Milliyetçi camianın, kendi adayının arkasında dimdik durduğunu görmek olduğunu biliyorum. Çünkü sana böyle söylememişlerdi. Sandın ki bir kaç şerefli bildiğimiz şerefsizin davranışı bütün bir camiaya yayılabilir. O zaman daha büyük bir hayal kırıklığına hazır ol: Bu camia seçim günü de adayının arkasında dimdik duracaktır, 5 yıllık çaba ve çalışmaların farkında olan aklı selim vatandaşlarımız da parti farkı gözetmeden onlara eklenip sandıklarda oy patlaması yapacaktır. Sende para var. Siz dağıtmaya devam edin. Filmin sonu yaklaştı. Cumartesi günü izleteceğiz, dinleteceğiz. Şimdiden geçmiş olsun hem Sayın Güleç hem Sayın Özay."